Hong Kong Sanal Varlık Spot ETF'sinin Listelenmesi ve Piyasa Tepkisi

30 Nisan'da, altı sanal varlık Spot ETF'si Hong Kong Borsası'nda resmi olarak işlem görmeye başladı. Bu ETF'ler, Bitcoin ve Ethereum gibi iki ana akım kripto para birimini kapsamaktadır ve yerli tanınmış fon şirketleri olan Bosera, Huaxia ve Harvest tarafından yönetilmektedir.

Bir fon şirketinin yöneticisi, medya ile yaptığı bir röportajda, bu ETF'lerin piyasaya sürülmesinin RMB sahiplerine yeni bir yatırım kanalı sunduğunu belirtti. Ayrıca, şu anda bu ETF'lerin sadece Hong Kong sakinlerine açık olmasına rağmen, gelecekte ana karadaki yatırımcıların da katılma fırsatı bulmasını umduğunu ifade etti.

Ancak, ilk gün ticaret verileri pek iç açıcı değil. Altı ETF'nin toplam işlem hacmi yaklaşık 12 milyon dolar olup, ABD Bitcoin ETF'sinin ilk gün 4.6 milyar dolar olan işlem hacminden uzak. Yine de, sektör uzmanları bu ürünlerin geleceğinden umutlu. Çin borsa performansının zayıf olması ve gayrimenkul pazarındaki belirsizlikler göz önüne alındığında, orta ve uzun vadede, Çin'in yüksek net değerli bireylerinin farklı yollarla Hong Kong'daki kripto varlık ETF'lerine yatırım yapabileceğini düşünüyorlar.

Amerika'nın Ethereum Spot ETF Gelecek Analizi

Son günlerde, bir varlık yönetim şirketi, Ethereum Spot ETF ürün bilgilerini ABD Menkul Kıymetler Deposu ve Teminat Şirketi (DTCC) web sitesine yükledi. Bu, ETF'nin listeleme sürecinde önemli bir adım olsa da, bu ürünün düzenleyici kurumlar tarafından onaylandığı anlamına gelmiyor.

Bu yılın Şubat ayında, birçok tanınmış finans kurumu, ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu'na (SEC) Ethereum Spot ETF'si için başvuruda bulundu. Ancak, SEC son zamanlarda bu başvurulara ilişkin kararını erteledi ve gerekçe olarak ilgili kural değişikliklerinin daha fazla incelenmesi gerektiğini belirtti.

Bitcoin ETF'leri ile karşılaştırıldığında, Ethereum ETF'lerinin görünümü pek olumlu değil. Bir ETF analisti, SEC'in Mayıs ayında Ethereum ETF'sini onaylama olasılığının yalnızca %35 olduğunu tahmin ediyor. Analist, SEC'in Ethereum ETF başvurularına karşı olumsuz bir tutum sergilediğini belirtiyor; bu, stratejik bir hareket olabilir. Ayrıca, SEC başkanının Ethereum'un menkul kıymet olarak tanınma olasılığına dair görüşü, karar verme sürecinin karmaşıklığını artırıyor.

Bazı analistler, Spot Ethereum ETF'sinin onayının devam edebileceğini ve hatta bunu ilerletmek için yasal dava açılması gerekebileceğini öngörüyor; bu, daha önce Bitcoin Spot ETF'sinin onaylanmasını teşvik eden duruma benziyor.

Zorluklarla karşılaşılmasına rağmen, Amerikan yatırımcıları ve şirketleri Ethereum Spot ETF'sinin onaylanması için aktif bir şekilde mücadele ediyor. Kripto para birimleri ile geleneksel finansal ürünler arasında bir bağlantı kurmanın önemli bir ilerleme olduğuna inanıyorlar. Şu anda SEC'in tutumu hala belirsiz, ancak eğer Ethereum Spot ETF'si nihayet onaylanırsa, bu, Amerikan düzenleyicilerin kripto para birimlerine daha açık bir tutum sergilediğini gösterecek.

Ethereum menkul kıymet olarak değerlendirilecek mi?

Son zamanlarda bazı medya kuruluşları, bir Ethereum yazılım şirketinin mahkemeye sunduğu belgeler doğrultusunda, SEC başkanının en az bir yıl önce Ethereum'u kayıtsız bir menkul kıymet olarak görmeye çalıştığını bildirdi. Şirket, SEC'in bu girişimini yasal yollarla sorguluyor.

Belgeler, 2023 yılının Mart ayı sonunda, SEC'in icra departmanının "ETH 2.0" hakkında resmi bir soruşturma emri verdiğini ve ETH işlemleriyle ilgili tarafları araştırma ve çağırma yetkisi verdiğini göstermektedir. SEC'in, çağrı alan kişilerin soruşturmanın gizliliğini korumak için gizlilik anlaşması imzalamalarını talep ettiği belirtiliyor.

Tarihsel açıdan bakıldığında, SEC başkanının Ethereum'un menkul kıymet olup olmadığı konusundaki tutumu belirsiz kalmıştır. 2023 yılının Nisan ayında bir Kongre oturumunda, bu soruya yanıt vermeyi reddetti ve SEC'in Ethereum'u menkul kıymet olarak değerlendirme niyetini gizlemeye çalıştı.

Son zamanlarda bir kongre üyesi, SEC başkanının kongreyi kasıtlı olarak yanıltığını eleştirdi ve SEC'nin kamuya yaptığı açıklamalar ile özel eylemleri arasında belirgin bir çelişki olduğunu düşündüğünü, bunun da düzenleyici yaklaşımının keyfiliğini ve istikrarsızlığını yansıttığını belirtti.

Dikkate değer olan, 2018 itibarıyla SEC'in Ethereum'a yönelik duruşunun oldukça net olduğudur; bu da onun menkul kıymet olarak değerlendirilmediği anlamına gelmektedir. Ancak, mevcut SEC başkanının göreve başlamasıyla birlikte bu duruşta ince bir değişim olmuştur. Özellikle Ethereum'un PoS konsensüs mekanizmasına geçişinden sonra, SEC başkanı, PoS blok zincirlerinde kullanıcıların ödül almak için token'ları kilitleme eyleminin menkul kıymet tanımına uygun olabileceğini ima etmiştir.

Şu anda, SEC birçok kripto para borsasına, bu platformların kaydedilmemiş menkul kıymetler sattığı gerekçesiyle hukuki işlem başlattı. Ancak, Ethereum hiçbir SEC davasında doğrudan menkul kıymet olarak tanımlanmamıştır.

SEC'nin Ethereum'u menkul kıymet olarak sınıflandırma çabasının nedenleri üzerine, sektördeki uzmanlar bunun, Ethereum ve diğer menkul kıymet olarak değerlendirilebilecek tokenler üzerinde düzenleyici kontrol elde etmeyi amaçlayan stratejik bir hamle olabileceğini düşünüyor. Ethereum'un kripto para piyasasındaki önemli konumu ve DeFi, DAO ve NFT alanlarındaki geniş uygulamaları göz önüne alındığında, bunu menkul kıymet olarak yeniden tanımlamanın kuşkusuz tüm sektör üzerinde derin etkileri olacaktır.